Hoşgeldiniz  

Gaziantep Haber Ajansı Bülteni Salı 15.04.2025 e gazete

admin | 14 Nisan 2025 | e gazete Gaziantep haber ajansı Bülteni, Ekonomi, Genel, Gündem, Kültür Sanat, Tüm Manşetler A- A+

Gaziantep Haber Ajansı Bülteni Salı 15.04.2025 e gazete

Gaziantep Haber Ajansı Bülteni Salı 15.04.2025 e gazete

HABER METNİ;

TÜRKMEN TOYUNDA BARAK RÜZGARI

Gaziantep Büyükşehir Belediyesi ile Kültür ve Turizm Bakanlığı iş birliğiyle, Nizip Kaymakamlığı ve Barak Türkmenleri Federasyonu’nun destekleriyle Barak kültürünün yaşatılması ve gelecek nesillere aktarılması amacıyla 1. Barak Türkmenleri Oyuncak ve Şenlikleri düzenlendi.

12 Nisan Cumartesi Kortej yürüyüşü ile başlayan,13 Nisan Pazar günü İzan köyünde devam eden etkinliğe Türkiye’nin bir çok yöresinden binlerce Yörük  Türkmen katıldı.

Cumartesi günkü açılış konuşmasında Barak Türkmen Kültürünün önemine vurgu yapan Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Halil Uğur “bir Baraklı olduğum için gurur duyuyorum” dedi.

Nizip Kaymakamı Osman Uğurlu ise konuşmasında  “bu güzel günde Nizip’in, Barak’ın bereketli topraklarında yüzyıllardan beri süre gelen Türkmen geleneğini yaşatmanın  gelecek nesillere  aktarmanın gururunu yaşıyoruz. Yaşadığımız bu kültürel zenginliğimizin dünyaya duyurulmasında emeği geçenlere teşekkür ediyorum” dedi.

Uğurlu bu şenliğin sadece bir etkinlik değil köklerimize sahip çıkmanın birlik ve beraberliğimizin pekiştiği kültürel zenginliğimizin dünyaya duyurmanın da önemli bir vesilesi olduğunu söyledi.

FATMA ŞAHİN: BARAK TÜRKMENLERİ BARIŞI TEMSİL EDER

Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, burada yaptığı konuşmada, Barak kültürünün ve birçok güzelliğin içerisinde barındırıldığını belirttiğini söyledi:

“Kıpkırmızı havamız, masmavi gökyüzümüz var. Baraklılar bizler için çok değerli. Bu şenliğin en güzel olması için elinden gelen çabai gösterdik. Birlik ve beraberliğin en güzel örneklerinden biri olacak bu bayramlarte mevcut oldukları için çok uzaktayız. Barak Türkmenleri barışı temsil eder. Adaleti, sevgiyi, muhabbeti sembolize eder. Canınız canımız, kaderimiz kaderimiz, sevdanız sevdamız. 1. Barak Türkmenleri Oyuncak ve Şenlikleri hepimiz için dolu dolu geçsin, birliğimizi daha da kuvvetlendirin.”

Oğuzeli Belediye Başkanı Bekir Öztekin, Barak kültürünün sofrasını ağırlayan, misafirperverliği vurgulayarak, “Barak kültürü, Türkiye’de birlik. Türkiye’de kardeşlik ve sevginin örneğidir. Bu etkinlik gerçekleştiğinde, gayret gösteren yürekten canı gönülden tebrik ediyorum” ifadesini kullandı.

Karkamış Belediye Başkanı Mustafa Güzel, kendisi de bir Barak Türkmeni olarak bugün bu toya, bu kadim geleneğe sizlerle birlikte omuz vermekten, aynı havayı solumaktan dolayı büyük bir onur duyduğunu ifade etti. Güzel, “Barak Türkmenliği sadece bir soy bağı değildir. Bir kültürdür, bir durmatur. Yüzyıllardır bu topraklarda emek veren, örfünü, adetini, dinini yaşatan Barak Türkmenleri bu bölgenin vicdanı ve onurudur” diye konuştu.

Gaziantep Nizip Yörük Türkmen Federasyonu Başkanı Mustafa Aslan, bu şenliğin sadece bir etkinlikten ibaret olmadığını ifade ederek, “Barak ruhunun birlik ve dayanabildiğinin ete kemiğe büründüğü bir gönül sorfrasıdır. Soframıza hoş geldiniz, şeref verdiniz” dedi.

TRT Ankara Radyosu sanatçısı Reyhan Ediş ve Kültür ve Turizm Bakanlığı uzmanı Mehmet Demir aldı. Dinleyenlere müzik dolu bir gece sunan konser, büyük ilgi gördü.

Etkinliklerin ikinci adresi Düzbayır (İzan) Köyü oldu. 5 bin kişinin aşkın kişinin katıldığı geleneksel yemekli oyuncak programında çeşitli illerden gelenler gün yer aldı. Burada Barak Türkmenlerine özgü müzikler ve halk oyunları ile yöresel lezzetler sergilendi.

Gaziantep Beydili Barak Türkmenleri Federasyonu  Başkanı Mustafa Aslan etkinlik sonra yaptığı açıklamada

2-13 Nisan 2025 tarihinde düzenlemiş olduğumuz 1. Beydili Barak Türkmen Toyu’na Anadolu’nun her tarafından katılarak birliğimizi,beraberliğimizi güçlendiren ve bizleri onurlandıran Yörük- Türkmen Derneklerimize, çalıştayımız da kıymetli bilgilerini paylaşan moderatörümüz Haluk Doğan ve  akademisyenlerimize, barak türküleri ve halayları ile gönlümüzü şenlendiren sanatçılarımız ve halk oyunları ekibimize toyumuzu kusursuz sunan sunucumuz sayın Şehriban TEKÇE hanımefendiye kattıkları değer için teşekkür ederim.

Gaziantep Beydili Barak Türkmenleri Federasyonu olarak  ilk günden beri  maddi manevi desteklerini hissettiğim yol arkadaşlarım ve  başkanlarım, sayın Mahmut Kılıç, Seyit Ahmet Çakır,Mehmet Demir, Abdullah Karaduman,Bülent Erdem, Serdar Güneş, Yusuf Özaslan ve  Düz bayır İzan köyü muhtarım ve köy sakinlerine ise özellikle şükranlarımı sunuyorum.

Toyumuzun güvenli, sağlıklı,  bir şekilde sürmesini sağlayan, çadırlarımızın , tören alanımızın kurulmasından yemeklerimizin dağıtılmasına, misafirlerimizin konaklamasından, kültür merkezindeki ses siteminin kurulmasına, misafirlerimizin gezi koordinasyonuna  kadar hizmetlerini bizlerden esirgemeyen başta  Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Başkanımız Sayın Bakanımız Fatma Şahin Hanımefendi nezdinde, Nizip kaymakamımıza, tüm il ve ilçe belediye başkanlarımıza, il başkanlarımıza, il emniyet müdürlerimize, Spor  daire başkanlığına, ve Nizip Kültür merkezi personeline, Okul müdürlerimize,otobüs şöförleri,aşçılarımıza  verdikleri destek ve hizmetlerden dolayı şükran, minnet, saygılarımızı sunuyor ve  teşekkürlerimi bildiriyorum.”

.

*

GTB BAŞKANI AKINCI BANKALARA SESLENDİ

DAN ZİRAİ DON VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ UYARISI: “ÇİFTÇİLERİMİZİN YANINDA OLMALIYIZ”

Gaziantep Ticaret Borsası (GTB) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Akıncı, Şubat, Mart ve Nisan aylarında Türkiye genelinde etkili olan zirai don olaylarının yönetimine zarar verildiğini belirterek, çiftçilere yönelik büyümede destek sağladı.

Türkiye’nin dört bir yanında yaşanan don felaketinin, özellikle meyve ve sebze üretiminin büyük çapta kapasitesini kaydeden Akıncı, yaşanan mağduriyetin telafisi için kamu vücuduna ve finans belgelerine çağrıda bulundu.

Türkiye’de son üç gün içerisinde (10-11-12 Nisan) 30 yıllık en düşük hava sıcaklıklarının kaydedildiğini aktaran Akıncı, “Doğudan batıya, kuzeyden güneye kadar olan dönemde neredeyse tamamı bu felaketten etkilendi. Üç gün içerisinde son 30 yıllık en düşük hava sıcaklıkları kaydedildi ve üretilen bu yara” dedi.

Zirai donun özellikle ağaçlarında büyük kayıpların yaşamasına neden olan meyvelerin ortaya çıktığını söyleyen Akıncı, erken çiçek açan soğuk hava nedeniyle zararın önlenmesini söyledi.

Üretimin sürekliliği için büyümenin arttığına dikkat çeken Akıncı, bu konudaki seçeneklerin kamudan ek olarak talep edildiğini ifade etti.

Ziraat Bankası başta olmak üzere bütün bankalardan borçların faizsiz ertelenmesinin talep edildiğini vurgulayan Akıncı, sigorta konusunda ise TARSİM’den özel güvenlik beklendiğini sözlerine ekledi.

-Zirai Donla Mücadelede Bilinç ve Teknoloji Vurgusu –

Zirai mücadelede alınabilecek önlemlere de değinen Akıncı, bu tür tür afetlere karşı daha hazırlıklı yönetim için danışma, bilinçlenme ve teknolojik yatırımların geliştirilmesi dile getirildi.

Akıncı, “Don riskine karşı alınabilecek soğukluklar arasında rüzgar makineleri, ısıtıcılı don perdeleri, toprak iklimi ve sulama gibi teknik uygulamalar oldukça etkili. Ayrıca, iklim riski haritalarıyla çalışan erken ısınmanın yaygınlaştırılması büyük önem taşıma. Bu sistemler sayesinde çiftçilerimiz olası donma olaylarına karşı önlem alınabilir” diye konuştu.

İklim değişikliğinin anlaşması üretime etkilerine de dikkat Akıncı, “Son yıllarda gözlemlenen iklim iklimlendirme, tarım, su kaynakları ve genel yaşam koşulları üzerinde ciddi baskılar oluşur.

*

*

TAHMAZOĞLU’NDAN EVLİ ÇİFTLERE NAKDİ DESTEK VE KÜLTÜR GEZİLERİ

Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, 10 yıl ve üzeri evli olan çiftlere nakdi destek ve kültür gezileri düzenleyeceklerinin müjdesini verdi.

 Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın 2025 yılını evlilik yılı ilan etmesiyle birlikte Evlilik Okulu ve Hoş Geldin Bebek tatillerine ek olarak yeni evlenecek çiftlere 40 Bin TL, çocuk sahibi olan ailelere çocuk bezi ve nakdi desteği sağlayan Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu Şahinbeyli evli çiftlere yeni kutlamalar verdi. Başkan Tahmazoğlu 10 yıl ve evli olan çiftlere nakdi destek ve kültürel geziler düzenleyeceği müjdesini ayrıca hanede yaşayan bir çocuğu için 1.000 TL ek nakdi destek yapacaklarını ifade etti.

AİLE YILINDA VATANDAŞLARIMIZIN YANINDAYIZ

Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu evliliğini uzun sürdüren çiftlere nakdi destek ve kültürel gezi müjdesi sayesinde “Cumhurbaşkan 2025 yılını “Aile Yılı” ilan etmesiyle birlikte biz de Şahinbey Belediyesi olarak evlenecek çiftlerimize 40.000₺ nakdi destek ve çeyiz desteği, çocuk sahibi olmak isteyen ailelerimize de nakdi yardım ve bez desteği başardı. Sizlerin görüşlerine önem vermek için sosyal medya üzerinden bu konuyu sorduk ve 5.000’in üzerinde yorum aldık. En çok talep edilen nakdi yardım, kültürel geziler ve ev sahibi olma isteği oldu.

Bu üç talep de kuruluş adına

10 yıllık evli olana 5.000₺

15 yıl evli olana 7.500₺

20 yıl evli olana 10.000₺

50 yıl evli olana 25.000₺

Ayrıca evde yaşayan bir çocuğu için de 1.000₺ ek nakdi başlıyoruz.

Dileyen çiftlerimize nakdi destek yerine Çanakkale, Şanlıurfa, Malatya ve Konya gibi illerimizde düzenleyeceğimiz kültürel gezilere katılma imkanı sunacağız. Ayrıca ev sahibi olmak isteyenler içinde yoğun bir çalışmamız var. Bu konunun müjdesini yakında paylaşacağız. Çünkü bizlerin ki; Güçlü toplum, mutlu aile ile mümkündür. Tüm ailelerimize mutluluk, sağlık ve huzur dolu bir yaşam diliyorum” dedi.

BAŞKAN SÖZ VERDİYSE YAPAR

Şahinbey Belediyesi’nin çalışmalarından memnun olup, ifade edenlerden ise “Başkanımız ne söz verdiyse yerine getirildi. Üniversite okuyanlar okura ve emeklilerimiz nakdi destek verdi. Ev hanımları olarak hepimiz düşünmüş. Allah kendisinden razı olsun. Her hizmette olduğu gibi bunda da en iyi şekilde konuşabilecektir” diye.

*

*

AYINTAB’A DAİR

KÜÇÜK ARİF BEY

Keşke herkes “Küçük Arif Bey” kadar büyük olabilseydi.

….

Küçük Arif’in boyu bir metreyi buluyor muydu acaba? Ben seksen santim diye duymuştum. Onca çok karşılaşmamıza karşın bir tahminde bulunmamıştım.

Kilosu ise olsa olsa 30-40 kilo kadardı. Zarif bir delikanlıydı Küçük Arif.

Böylesine birbirine zıt bir kızla bir delikanlıyı neden birbirine yakıştırmıştı acaba Hanife kadın? Sanırım ikisinin de kimsesi yoktu. Ve ikisinin de bir yuvaya ihtiyacı vardı. O yüzden olsa gerek.

İşi başardı sonunda teyzemiz. Evlendi Küçük Arif’le Fadile abla. Bu evlilikten nur topu gibi bir erkek çocukları dünyaya geldiğini öğrendim. Adını öğrenemediğim 180 boyundaki bu delikanlının, ergenlik yaşına ulaştığında annesi gibi doksan, yüz kiloya vardığını duymuştum.

Küçük Arif’le Fadile Ablanın evlilikleri de hemen hemen her ailede olduğu gibi kavgalarla süslenmiştir. Ablamızın en kızdığı şey, Arif’in içki içmesiydi. Arkadaşları da inadına onu sarhoş etmek için her çareye baş vururdu.

Küçük Arif’in en has arkadaşı Heryeri Maamed’dir. Bu iki metre boyundaki iki yüz kiloluk dev adamla 80 cm boyundaki 40 kiloluk Arif’i nedense herkes birbirine pek yakıştırırdı. Aslına bakarsanız epey geniş bir çevresi vardı Arif Bey’in.

Heryeri Maamed’le sınırlı değildi yani arkadaşları. Şekerci Hayri Altunöz, Özel İdareden Kertik Abdullah (Göğüş) , Turizm Bakanlığı da yapan Ali İhsan Göğüş’ün amcası Gündoğdu Göğüş bunlardan sadece bir kaçıydı. Sık sık Suburcu Caddesindeki “Kaplı Kahve” adlı içkili lokantada buluşurlardı.

Küçük Arif’in en has arkadaşı kuşkusuz Heryeri Mamed’ti. Heryeri Maamed’in en büyük zevki Küçük Arif’i sarhoş edip evine bırakmak, ertesi günü de başına gelenleri dinleyerek kahkahalar atmaktı.

Bu dinletiler genellikle şöyle olurdu.

“Bizim avrat eve yine sarhoş geldiğimi görünce beni alıp her zamanki yuvama koymuş. Ben orada bir müddet sızıp kalmışım…”

Arifin yuvam dediği yer yatak odasındaki yüklüktür. Kocası Küçük Arif’i, yüksekliği neredeyse tavana ulaşan döşeklerin yorganların üstüne koyması işten değildir Fadile ablanın.

Anlatısını sürdürür Arif bey.

“Ayıldığımda kendimi yüklükte bulunca sinirlendim. “İndir beni buradan Fadile! ” diye bağırdım. Bizim avradın uykusu biraz ağırcadır. Kafir duymuyor mu duymak mı istemiyor bilmem ama hiç oralı olduğu yok. Baktım sertimden almıyor bu sefer yalvarmaya başlıyorum.

“Kız Fadile, etme, eyleme… İndir beni buradan karıcığım. Vallahi bir daha içmeyeceğim, billahi bir daha içmeyeceğim…”

Ne kadar yalvarırsa yalvarsın, Bağışlanmayacak, o geceyi yüklüğün üzerinde geçirecektir adamımız.

Küçük Arif bunları anlattıkça güler güler gider Heryeri Mamed. Bütün bunlar daha bir gün önce yaşanmamış gibi o akşam yine içmeye götürür sevgili arkadaşını. Doğal olarak unutmuştur Küçük Arif karısına dün gece verdiği sözü de.

Küçük Arifin bütün yaşamı elbette ki Heryeri Maamed’le geçmezdi. O, ortaokul mezunu olmasına karşın Tapu Dairesinde İkinci Müdürdü. İşinde öylesine ağırbaşlı, öylesine ciddiydi ki, maiyetinde çalışan memurlar olsun, iş için gelen yurttaşlar olsun karşısında hep “hazırol”da dururdu.

Sadece iş hayatında değil, dışarıda da öyleydi Küçük Arif. Kaşları çatık, yüzü hep asık; son derece ciddiydi yani. Sık sık kağıt oynamaya gittiği Şehir Kulübünde de, hiç bir hafta kaçırmadığı, Her Yeri Mamed’le birlikte seyrettiği futbol karşılaşmalarında da hep ağırbaşlı, hep vakurdu.

“Niçin böylesin be Arif? ” diye soran iş arkadaşlarına.

“Benim asıl yapım bu değil,” diye konuşurdu “Eğer böyle olmasam, boynuma ip takar oynatırlar beni. Sonra eklerdi:

“Benim gibi kısa boylu kaç adam hayatta adam yerine konmuştur. Beni seviyorlar. Bana saygı gösteriyorlar… Niçin?

“Namuslu kalmayı başarabildiğim için.Çocuklarıma miras olarak bu ciddiyetim, onurum, lekesiz adım kalacak…”

Keşke boyu uzun, mevkisi büyük, ensesi kalın pek çok yarma da böyle olabilseydi…

Küçük Arif benim ilk gençlik yıllarımda Kayacık’ta otururdu ama sanırım sonradan babadan kalan küçük bir arsa üzerine dişinden tırnağından artırarak yaptırdığı iki göz evde yaşamaya başlamıştı.

O zamanlar adı Erkek Sanat Enstitüsü olan okulun doğusunda, Oto Tamircileri Mağarasının girişindeki sokaktaydı evi. Belediye bu güzel insana hakkettiği jesti yapmış, oturduğu sokağa kendisinin adını vermişti.

Her zaman asık suratlı, çatık kaşlı biri değildi Küçük Arif. Aslında hoşsohbet bir insandı. Özellikle de içki meclislerinde. Gülünesi pek çok olayları başından geçmiş gibi anlatarak bulunduğu ortamı neşeye boğardı.

Bunlardan aklıma gelen biri şöyle:

Arif İstanbul’a gitmiştir. Bir karakış gece yarısı sonrasında meyhaneden çıkmış, oteline gidecektir. Ama ortalarda bir tek taksi bile yok. Dahası, meyhaneci sarhoştur, diye sövüşlemiştir onu. Bulabilse bile taksiye verecek parası yoktur.

Arif soğuktan neredeyse donacak. Hemen ötede gördüğü bir telefon kulübesine girer, oradan şimdi 155 olan, zamanın “055 imdat polis”ini çağırır.

“Burada bir adam ölmek üzere” der.. Yeri tarif eder. Biraz sonra polis gelir.

“Hani ölmek üzere olan adam diye sorarlar.

“O adam benim…” der Küçük Arif. Eğer beni hemen otelime götürmezseniz, biraz sonra soğuktan donup ölebilirim.”

Espriye gülen polisler onu oteline götürürler.

Hayatı bu tür esprilerle doludur, boyu küçük ama yüreği büyük olan Arif’imizin. Keşke şu anda yaşıyor olsaydı!

Etiketler:
Yorumunuz
Konu hakkındaki görüşleriniz nelerdir?

EN SON HABERLER

Gaziantep'in İlk Haber Ajansı