Arkeoloji Enstitüsü, ‘Geçmişe Sahip Çıkmak’ için ilk adımı attı

Arkeoloji Enstitüsü, ‘Geçmişe Sahip Çıkmak’ için ilk adımı attı

 Türk Arkeoloji ve Kültürel Miras Enstitüsü, “Geçmişe Sahip Çıkmak: Arkeoloji ve Kültürel Miras Eğitim Günleri” açılışını Gaziantep Valisi Davut Gül’ün katılımıyla yaptı. Türkiye ve dünyadan alanında uzman isimlerin verdiği eğitimlerle arkeoloji, tarih ve kültür bilincinin yükseltilmesi amaçlanıyor. 

 T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Gaziantep Büyükşehir Belediyesi ortaklığında ve Avrupa Birliği’nin desteğiyle hayata geçirilen Türk Arkeoloji ve Kültürel Miras Enstitüsü, kapılarını “Geçmişe Sahip Çıkmak” adlı eğitim programıyla açtı. 

STK temsilcileri ve kamu personeline yönelik 22-24 Ekim tarihleri arasında Enstitü merkezi olan Gaziantep’teki Kendirli Kompleksi’nde düzenlenecek eğitimlerle, arkeoloji alanındaki bilgilerin geliştirilmesi, kültür ve tarih bilincinin yaygınlaştırılması ile özellikle devletin, yerel yönetimlerin ve STK’ların kültür varlıklarının korunmasındaki misyonlarına ve bir aradalıklarına katkı verilmesi amaçlanıyor. 

Eğitim programının açılışında konuşan Gaziantep Valisi Davut Gül şunları söyledi: “Ülkelerin zenginlikleri, hesaplarındaki paralardan, yaptıkları binalarından ziyade kültürel eserleriyle, bu anlamda taşıdıkları potansiyellerle ölçülüyor. Türk Arkeoloji ve Kültürel Miras Enstitüsü, 5 antik şehre sahip Gaziantep’teki potansiyelin ortaya çıkmasına katkı sunacak; bundan bin yıllar sonra dahi Enstitü ile yapılanlar, buradaki emekler kendilerini gösterecektir.

Bu Proje ile Gaziantep ve ülkemiz, bölgeye, yakın coğrafyaya hizmet veren hizmet veren önemli bir kültür değerine, esere sahip oluyor. Başta Hakan Tanrıöver olmak üzere, bu eserde katkısı olan herkese teşekkür ediyoruz.”

Enstitü projesinin koordinasyonundan sorumlu T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Bakan Müşaviri Hakan Tanrıöver de yaptığı konuşmada “Geçmişe Sahip Çıkmak” programıyla başlanan eğitimlerin farklı kesimlere yayılması için çalışmaların alanında yetkin isimlerce yürütüldüğünün altını çizdi. 

Enstitü çalışmalarında 430 bilim, kültür ve sanat insanının yoğun emeğinin olduğunu belirten Tanrıöver şöyle devam etti: “Türk Arkeoloji ve Kültürel Miras Enstitüsü Projesi ile Türkiye ve Avrupa’daki kültür ve sanatın farklı disiplinlerinde öne çıkan uzmanları bir araya getirmeyi başardık. Kadim tarihimize yönelik millî bir görev olarak ele aldığımız Ensititü projesi ile bilimsel ve kültürel alanlardaki geleceğimize de önemli katkılar sunmaya hazırlanıyoruz. Bugün burada başlattığımız program, çalışmalarımızın ilk haresidir. Bu harenin büyümesi, tüm toplumumuzu kapsaması için ulusal ve uluslararası iş birliklerine devam ederek Türk arkeolojisini hak ettiği yere taşıyacağız.”

“Geçmişe Sahip Çıkmak: Arkeoloji ve Kültürel Miras Eğitim Günleri”, müzecilikten kültür ekonomisine ve dijital olanaklara, Anadolu, Avrupa ve Balkan coğrafyalarından Arkeoloji ve Sanat İlişkisine kadar pek çok başlığı içeriyor. Türkiye’den ve dünyadan önemli akademisyenlerin ve alanında uzman isimlerin vereceği dersler teorik ve uygulamalı olarak planlandı.

Tate Modern Müzesi ve Better Bank Side Yönetim Kurulu Başkanı Donald Hyslop ve Akdeniz Uygarlıkları Araştırma Enstitüsü’nden Mikail Patrick Duggan’ın da eğitimciler arasında olduğu programda; Prof. Dr. Nevzat Çevik, Prof. Dr. Necmi Karul, Prof. Dr. Kutalmış Görkay gibi ülkemizin en önemli kazılarına liderlik eden bilim insanları ile Prof. Dr. Aydın Gülan, Prof. Dr. Edibe Sözen, Prof. Dr. Turgut Saner, Doç. Dr. Rana Özbal, Levent Çırpıcı, Engin Özendes, Fahri Aral gibi hukuktan iletişime, yayıncılıktan mimarlığa ve sanata kadar farklı alanlardan pek çok uzman yer alıyor.

Eğitimcilerin ve konu başlıklarının belirlenmesi için yoğun bir hazırlık dönemi geçirdiklerini belirten T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı AB ve Dış İlişkiler Kültürel İrtibat Noktası Koordinatörü Hâle Ural, programla çok özel bir eğitim sunulduğunun altını çizdi. Ural, “Arkeoloji ve Kültürel Miras alanlarında kamu personeli ve STK’lara ülkemizden ve Avrupa Birliği’nden uzmanların katılımıyla üst düzey bir program hazırladık. Burada ilk adımını attığımız eğitimlerimiz, içerik itibarıyla, Enstitü’müzün kuruluş vizyonunu en doğru biçimde ortaya koyuyor. Bilim üretmenin yanı sıra sanata, kültüre, sosyo-ekonomik ve sürdürülebilir kalkınmaya doğrudan ve sağlıklı katkıyı vermeyi de amaçlıyoruz” dedi.