Hoşgeldiniz  

Gaziantep Haber Ajansı Bülteni Perşembe 27.02.2024 e gazete

admin | 27 Şubat 2025 | e gazete Gaziantep haber ajansı Bülteni, Ekonomi, Genel, Gündem, Tüm Manşetler A- A+

Gaziantep Haber Ajansı Bülteni Perşembe 27.02.2024 e gazete

Gaziantep Haber Ajansı Bülteni Perşembe 27.02.2024 e gazete

HABER METNİ;

KÜLTÜR BAKANLIĞI SIRALAMASINDA İKİNCİ SIRADA BİR KİTAP; ASİT

Edebiyat dünyasının usta isimlerinden şair, yazar ve araştırmacı Nurettin Şavkın, yeni romanıyla yine gündeme damga vurdu.

Kaleme aldığı eserlerle okurların ilgisini kazanan Şavkın, bu kez Gül,Ayla ve Merve üç kadının hayatından yola çıkarak yazdığı “ASİT” adlı romanıyla gündemde. Kültür Bakanlığı sıralamasında ikinci sıraya yerleşen bu çarpıcı eser, kadınların yaşadığı zorlukları, verdikleri mücadeleleri ve iç dünyalarındaki fırtınaları güçlü bir anlatımla gözler önüne seriyor.

Şair, yazar ve araştırmacı Nurettin Şavkın,  “Benim kadınım; güven, sadakat ve mutluluk arar. Ama çoğu zaman anlatamaz içindekileri. Ne yaparsa yapsın hep hakkında bir şeyler duyulur” diyerek kitabını özetledi. Romanın “ASİT” adını taşımasının da bilinçli bir tercih olduğunu belirten Şavkın, hayatın bazen bir kadının üzerine dökülen asit gibi yakıcı ve kalıcı izler bırakabileceğini vurguladı. Ancak tüm zorluklara rağmen kadınların hayata tutunma gücünü kaybetmemesi gerektiğini anlattı.

“HER İNSANIN HAYALİ, MUTLU BİR KADININ SEVİNÇ GÖZYAŞINDA SAKLIDIR.”

Bu cümle, sadece bir romanın değil, aynı zamanda bir hayat görüşünün özeti niteliğinde. Kadının mutluluğu, toplumun huzuruyla doğrudan bağlantılıdır. Nurettin Şavkın’ın “ASİT” romanı, kadınların yaşadığı derin acıları, hayatın sert yüzünü ve mücadelelerini en sade ve etkileyici haliyle okurlara sunuyor.

Belki de bir kitabın satır aralarında, yıllardır unutulmuş bir kadının gözyaşı gizlidir… Ve belki de bu roman, o gözyaşlarını dindirecek bir hikâye anlatıyordur. İşte Nurettin Şavkın, tam da böylesine güçlü bir esere imza attı.

*

*

BASMATİ PİRİNCİ, KÜRESEL PAZARDA GİDEREK DAHA FAZLA İLGİ GÖRÜRÜYOR

Dünya pirinç pazarında sağlık ve lezzet deposu Mahmood Rice yükselişi sürüyor

Mahmood Rice, sağlığını düşünenlerin tercihi

Dünyanın en büyük gıda fuarlarından biri olan Dubai Gulfood 2025, bu yıl da sektörün devlerini bir araya getirdi. Altunkaya Group bünyesinde faaliyet gösteren Mahmood Rice, fuardaki güçlü varlığıyla dikkat çekerken, uluslararası pazardaki başarısını ve kalite anlayışını bir kez daha ortaya koydu.

Altunkaya Group’un Mahmood Rice markası ile dünya mutfaklarına sunduğu Basmati pirinci Dubai’deki uluslararası fuara katılan sektör temsilcilerinin büyük ilgisini çekti. Sağlıklı beslenmek isteyen bilinçli tüketicilerin tercihi olan Basmati pirincine yurt dışında olduğu gibi yurt içinde de ilgi sürekli artıyor.

Glisemik indeksi düşük, lif oranı yüksek

Altunkaya Group Yönetim Kurulu Başkanı Mahsum Altunkaya, Türkiye’de geleneksel beslenme alışkanlıklarında baldo pirinç önemli bir yer tuttuğunu belirterek, “Ancak, düşük glisemik indeksi, yüksek lif oranı ve daha az nişasta içermesi sayesinde kan şekerini dengede tutarak tok kalmayı sağlayan Basmati pirincinin tüketimi her geçen gün hızla artıyor. Baldo pirinci göre daha sağlıklı olan Basmati, özellikle sağlıklı yaşam ve dengeli beslenmeye önem veren tüketiciler tarafından tercih ediliyor” dedi.

Mahmood Rice, sağlığını düşünenlerin tercihi

Basmati’nin diyabet riski taşıyan bireyler için de sağlıklı bir alternative olduğuna dikkat çeken Altunkaya, şöyle devam etti: “Diğer pirinç türlerine göre sayısız avantaja sahip olan Basmati, çağımızın en yaygın sağlık sorunlarından birisi olan diyabetli hastalar için de ideal bir besin kaynağı olma özeliği taşıyor. B vitamin, magnezyum ve selenium açısından da zengin olan Basmati, yüksek lif oranı, düşük glisemik indeksi ve daha az nişasta içermesi nedeniyle sporcular, formuna dikkat edenler, sağlıklı beslenmek isteyenler ve diyabet riski taşıyan bireyler için ideal bir alternatif olarak öne çıkıyor. Hafif, sindirimi kolay ve enerji verici yapısıyla her geçen gün mutfaklarda daha çok tercih ediliyor.”

Mahmood Rice, sağlık ve lezzet sunuyor

Altunkaya Group Yönetim Kurulu Başkanı Mahsum Altunkaya, sağlık otoriteleri tarafından da tavsiye edilen Basmati pirincinin Baldo pirinçle arasındaki farklarla ilgili, “Türkiye’de yaygın olarak tüketilen Baldo pirinci, yüksek nişasta oranı nedeniyle pişirildiğinde daha yapışkan ve yoğun bir kıvam oluşturuyor. Buna karşılık Basmati pirinci, tane tane dökülen yapısıyla hem görsel hem de lezzet açısından farklı bir deneyim sunuyor. Ayrıca, daha düşük glisemik indeks değerine sahip olması nedeniyle kan şekerini ani şekilde yükseltmiyor, bu da sağlıklı beslenmeye önem verenler için büyük bir avantaj sağlıyor” şeklinde konuştu.

Mahmood Rice: Uluslararası Kalite ve Başarı

Basmati pirincinde uluslararası pazarların tercih edilen markası olan Mahmood Rice, Basmati pirincin en verimli bölgelerinden en kaliteli ürünleri seçerek dünya çapında tüketicilere sunuyor. Altunkaya Group Yönetim Kurulu Başkanı Mahsum Altunkaya, Mahmood Rice’in kalite politikası ile ilgili de şunları söyledi:

“Altunkaya Group’un güçlü global ağı ve titiz üretim süreçleri sayesinde Mahmood Rice, küresel pazarda önemli bir konuma sahip. Mahmood Rice olarak, kaliteye verdiğimiz önem sayesinde uluslararası alanda büyük bir başarı yakaladık. Pirinçlerimiz, en verimli topraklardan özenle seçiliyor ve en modern tesislerde işlenerek tüketicilere sunuluyor. Ürünlerimiz, dünya çapında kalite sertifikalarına sahip ve güvenilir gıda anlayışıyla üretiliyor.”

Basmati pirinci, küresel pazarda giderek daha fazla ilgi görürken, Mahsum Altunkaya firmanın hedefleri ile ilgili olarak da, “Mahmood Rice da yüksek kalite standartları ve geniş dağıtım ağıyla büyümeye devam ediyor. Özellikle Ortadoğu, Avrupa ve Asya pazarlarında güçlü bir konumda bulunan marka, sağlıklı beslenme trendlerinin artmasıyla birlikte daha geniş kitlelere ulaşmayı hedefliyoruz” şeklinde açıklamada bulundu.

*

GAZİANTEP’TE DEZENFORMASYONLA MÜCADELE PROTOKOLÜ İMZALANDI.

Gaziantep Valiliği ev sahipliğinde gerçekleştirilen “Dezenformasyonla Mücadele Kurumlar Arası İşbirliği Protokolü” dijitalleşen dünyada bilgi güvenliği ve medya okuryazarlığının önemi ifade ederken, yanlış ve yanıltıcı bilgilerin yayılmasını önlemek, başta gençler olmak üzere toplumun tüm kesimlerini bilinçlendirmeyi hedeflemek amacıyla düzenlendi.

Valilik Fuaye salonunda düzenlenen protokole Gaziantep Valisi Kemal Çeber, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Gaziantep Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sait Mesut Doğan, Gaziantep İslam Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şehmus Demir, T.C. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Gaziantep Bölge Müdürü Mücahit Taşkın ve ilgili kurum amirleri katıldı.

Dezenformasyonla mücadelenin önemine değinen Gaziantep Valisi Kemal Çeber, şunları kaydetti:

“Bugün çok geniş kapsam içeren dezenformasyonla mücadele konusu ile dijitalleşen dünyada bilgi kirliliğinin önüne nasıl geçebiliriz sorusunu ele almak amacıyla bir aradayız. İletişim çok çeşitlendi ve güçlendi. Bununla birlikte sanal ve dijital alemde her şey yapılabilir hale geldi. Bu her zaman iyi niyetli ve doğru amaca dönük olmuyor. Her türlü haberi, bilgiyi hızlı paylaşabilmemiz lazım ama toplumu yaralayıcı kırıcı haberlerin önüne hep birlikte geçmemiz gerekiyor. Bazen eski yıllara dayanan görüntüler ve resimler bazen de kaynağı bellisiz yazılı bilgilerle toplum yanıltılabiliyor. Bu durum başta bizler olmak üzere herkesi üzebiliyor. Bu konuda hep beraber mücadele etmemiz gerekiyor. Onun için kamuoyunu doğru, etkin ve hızlı şekilde bilgilendirmeye gayret ediyoruz. İmzalarını atacağımız protokol ile eğitimlerin yapılmasıyla bizleri ve kamuoyunu rahatlatarak bu noktada fayda sağlayacağına inanıyorum.” dedi.

Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin konuşmasında; “Olağanüstü bir dönemden geçiyoruz. Dezenformasyon dediğimiz hepimizin zaman zaman bu kadar da olmaz dediği toplumsal olarak şikayet ettiği bir döneme şahitlik ediyoruz. O yüzden doğru bilgi toplumun en temel ihtiyacı. Bunu eğitim, okul, kurumlar ve değerli basın mensupları işbirliğiyle sağlayacağız.” ifadelerini kullandı

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Gaziantep Bölge Müdürü Mücahit Taşkın ise, “Bugün Sayın Valimizin başkanlığında dezenformasyonla mücadele kapsamında bir protokol imza töreni için bir adadayız. Gündemimizi sıkça meşgul eden dezenformasyon ve yalanla mücadele konusunda geniş çaplı bir bilgilendirme eğitimi çalışması yapmak ve kamu kurum kuruluşlarında görevli tüm çalışanları bu konuda doğru bilgilendirmek istiyoruz.” sözlerini kaydetti.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi Uzmanı Dr. Ümmühan Yücel ise dezenformasyonun sadece Türkiye bazında değil, küresel çapta büyük bir tehdit olduğunu aktardı.

Dezenformasyonla mücadelede kurumlar arası işbirliğinin önemine vurgu yapan Yücel, şöyle devam etti:

“Dünya ekonomik forumunun son raporuna göre, küresel risk raporunda birinci sırada dezenformasyon yerini aldı. Bu anlamda farkındalık çalışmalarının önemli olduğunu düşünüyoruz. Dezenformasyonla mücadele merkezi olarak topyekün bir mücadele ile ancak bu işte başarı sağlanabileceğine inanıyoruz.”

Konuşmaların ardından Vali Kemal Çeber ve işbirliği yapan kurumlar tarafından protokol imzalandı ve fotoğraf çekimi ile tören son buldu.

*

ŞAHİNBEY BELEDİYESİNDEN TARIMSAL KALKINMAYA DESTEK SÜRÜYOR

Şahinbey Belediyesi 80 köyün 4.305 km’lik arazi yollarını açarak çiftçinin yüzünü güldürdü.

Çiftçilere buğday ve arpa tohumu, hayvan yemi, zeytin, fıstık fidanı ve canlı hayvan desteğinde bulunan Şahinbey Belediyesi çiftçilerin ürünlerini toplarken ulaşımını daha kolay sağlayabilmesi yol açma çalışmasını aralıksız sürdürmeye devam ediyor. Şahinbey Belediyesi bugüne kadar 80 köye, 4.305 km’lik yol yaparak çiftçinin yüzünü güldürdü.

ÇİFTÇİMİZİN HER ZAMAN YANINDAYIZ

Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, çiftçilerin ürünlerini daha rahat toplaması ve ulaşımlarının sağlanması için çalışmaların devam ettiğini belirterek “Çiftçimize olan desteğimiz devam ediyor. Daha önce arpa-buğday tohumu, gübre, fıstık-zeytin fidanı ve canlı hayvan desteklerimizin ardından Şahinbey Belediyesi olarak köylerimizin yollarını yapıyoruz. Traktörlerin ve iş makinalarının ulaşımını kolaylaştırmak adına arazi yollarını iyileştirme çalışmalarımız hızlı bir şekilde devam ediyor. Bu çerçevede şu anda 80 köyümüze 4.305 km’lik yol açma çalışması yaptık. Böylelikle çiftçimiz ürün için arazilerine gitmek istediklerinde arazi yollarını çok rahat bir şekilde kullanabilecekler.  Bu yollar, uzun yıllar hiçbir ihtiyaç duyulmadan çiftçimiz tarafından kullanılabilecek. Hayırlı uğurlu olsun ürünleri bereketli olsun” dedi.

*

RESSAM BELGİN AKIN SANKO SANAT GALERİSİ’NDE SERGİ AÇACAK

Ressam Belgin Akın, tuval üzerine akrilik tekniklerle yaptığı, çalışmalarından oluşan “Var Yok” temalı resim sergisini, 28 Şubat Cuma günü SANKO Sanat Galerisi’nde sanatseverlerle buluşturacak.

Resimlerinin ağırlıklı olarak soyut doğa sembolleri, figürler ve portrelerden oluştuğunu belirten Akın, doğa ve insan ilişkisini ele alan eserleri doğadan parçaları, figürleri veya portreleri tam olarak aktarmaktan ziyade kendini gerçekleştirmek için yaptığı içsel yolculuğa ilişkin düşünce ve duygularının soyutlamalarla ifadesini yansıttığını söyledi.

 “Eserlerimde dikkat çekmek istediğim nokta; doğa ve insanın aynı maddi gerçekliğin iki parçası olduğu ve dolayısıyla doğa ile toplum arasında her biri bir diğerinin varlık koşulu olan içsel bir ilişki olduğudur” diyen Akın, şunları kaydetti:

 “2017-2025 yılları arasında ürettiğim, doğa ve insan temasını içeren soyut eserlerimle hazırladığım sergide izleyicileri doğa insan ilişkisi, varlık ve yokluk ile bunların mevcut sistemle bağlantısını kurma üzerine düşündürmeyi amaçladım.”

Belgin Akın’ın 132 eserinin yer alacağı “Var Yok” temalı resim sergisi, SANKO Park AVM üçüncü katta bulunan SANKO Sanat Galerisi’nde 28 Şubat 2025 Cuma günü saat 17.30’da açılacak.

BELGİN AKIN

2004 yılında resim hayatına başlayan Belgin Akın, özel bir sanat atölyesinde sanat eğitimi almış (2004-2009) ve aynı atölyede asistan eğitimci olarak (2009-2013) çalışmıştır.

Sanatçı, ikinci üniversite kapsamında Atatürk Üniversitesi “Grafik Sanatlar” alanında lisans eğitimine devam etmektedir. 2010 yılından bu yana İstanbul, Ankara ve Konya’ da olmak üzere altı kişisel sergi açmış ve çoğunluğu uluslararası 37 karma sergiye ve çoğunluğu yurt dışında olmak üzere 43 Sanat Çalıştayına katılmıştır.

2011 yılından bu yana dokuz uluslararası sanatçı buluşmasının organizasyonunu gerçekleştirmiştir. Eserleri farklı ülkelerde çeşitli koleksiyonlarda yer almıştır.

Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği ve Sanat Kurumu Derneği üyesi olan Akın, Fransa merkezli “La Palette Du Monde” Türkiye temsilcisidir. Sanatçı, son yıllarda sanat ve bilim konularını birlikte ele almaya yönelik olarak sanat terapileri gibi projeler üzerinde çalışmaktadır.

Aynı zamanda sağlık bilimleri alanında profesör olan sanatçı Ankara’daki atölyesinde sanat çalışmalarına devam etmektedir.

*

GTO’DA GASTRONOMİ SEKTÖRÜ İÇİN ÖNEMLİ ÇALIŞTAY

GTO’DAN GASTRONOMİ SEKTÖRÜ SERVİS ELEMANI İSTİHDAMI ÇALIŞTAYI

Acıoğlu: Personel niteliği, şehrin gastronomi alanındaki başarısını doğrudan etkiliyor

Gastronomi sektörünü yakından ilgilendiren kalifiye personel ve sektörde yaşanan istihdam sorunu ile çözüm önerileri, Gaziantep Ticaret Odasında (GTO) gerçekleştirilen “Gastronomi Sektörü Servis Elemanı İstihdamı Çalıştayı”nda masaya yatırıldı.

GTO 8 Nolu Cafe, Restaurant, Catering Hizmetleri Meslek Komitesi öncülüğünde, Gaziantep İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Hasan Kalyoncu Üniversitesi iş birliğiyle düzenlenen Çalıştayda, teknoloji ve dijitalleşmenin istihdam konusunda yarattığı fırsatlar ve engelli bireylerin istihdamı konuları da ele alındı.

Çalıştayın açılış konuşmasını gerçekleştiren GTO Yönetim Kurulu Muhasip Üyesi Uğur Acıoğlu, gastronomi sektörünün çok boyutlu bir sektör olduğunu vurgulayarak “Gastronomi, yalnızca mutfağımızın zenginliğini değil, aynı zamanda misafirperverliğimizi, hizmet kalitemizi ve kent ekonomimizi de ilgilendiren çok boyutlu bir sektördür. Bu sektörde hizmet veren personelin niteliği, Gaziantep’in gastronomi alanındaki başarısını doğrudan etkilemektedir. Ancak sahadan gelen geri bildirimler, nitelikli servis personeli bulmada ciddi sorunlar yaşandığını göstermektedir. Personel devir oranlarının yüksek olması, sektörde kalıcı bir istihdam yapısının oluşmasını zorlaştırmakta, bunun sonucunda hizmet kalitesinde dalgalanmalar yaşanmaktadır.” dedi.

Acıoğlu: Bu Çalıştay, Türkiye gastronomi sektörü için yol haritası oluşturacak

GTO olarak sektörün ihtiyaçlarına yönelik çalışmalar yürüttüklerini belirten Acıoğlu, Gaziantep Gastronomi Akademisinin (GAGA) bu doğrultuda attıkları en önemli adımlardan biri olduğunu söyleyerek “GAGA ile amacımız sadece yemek sunan değil, aynı zamanda misafir deneyimini yükselten profesyoneller yetiştirerek sektöre katma değer sağlamaktır. Bununla beraber GTO Mesleki Yeterlilik Merkezimizde hâlihazırda sektörde çalışan personelin yetkinliğini belgelemesi için sınav ve belgelendirme hizmeti sunuyoruz.” ifadelerini kullandı.

Gaziantep İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Hasan Kalyoncu Üniversitesi iş birliğiyle gerçekleştirdikleri Çalıştayın çok kıymetli olduğunu belirten Acıoğlu, “Bugün değerli akademisyenlerimizin yönlendirmesiyle yapacağımız tartışmalar, sektördeki istihdam sorunlarının çözümü için somut adımlar atmamıza vesile olacak. Buradan çıkacak görüşler, sadece Gaziantep için değil, Türkiye gastronomi sektörü için de önemli bir yol haritasının oluşmasına katkı sunacaktır.” diye ekledi.

Çalıştay kapsamında gerçekleştirilen oturumlarda; Doç. Dr. Furkan Baltacı moderasyonunda İstihdam, Teknoloji ve Engelli Bireyler, Doç. Dr. Zeynep Köse moderasyonunda Özlük hakları ve İktisadi Durum, Doç. Dr. Metin Sürme moderasyonunda Eğitim ve İletişim konuları masaya yatırılarak raporlar hazırlandı.

Çalıştaya; Hasan Kalyoncu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Gül Rengin Küçükerdoğan, Turizm Fakültesi Dekan Vekili Prof. Dr. Tuba Büyükbeşe, İl Milli Eğitim Şube Müdürü Mehmet Yağcı, akademisyenler, eğitimciler ve sektör temsilcileri katıldı.

*

AYINTAB’A DAİR

Kızlar kergahını işlesin,oğlanlar sokakta gülle oynasın.!

Bu kergahın yanındaki gerdirme tahtası yüzünden ablamdan çok kötek yedim. Sebebi o kılıca benzer gerdirme tahtasını söker kılıçlaşırdık. Tabii o zaman da nakışın ayarı düzeni kaçardı.

Antep işi; teli çekilebilen kumaşlara uygulanan, iplikleri sayılıp bazıları kesilerek üzerine çeşitli ajurların işlendiği ve motif kenarlarının susmalarla zenginleştirildiği işleme türüdür. İpek, krep, patiska, keten, margizet kumaşların üzerine ipek ipliklerle işlenen nakışlar zorlu bir süreçten sonra ortaya çıkar.

Etiketler:
Yorumunuz
Konu hakkındaki görüşleriniz nelerdir?

EN SON HABERLER

Gaziantep'in İlk Haber Ajansı